Okulun en ufak tefek öğrencisi dendiğinde akla ilk gelen kişi Sabahattin’ dir. Kendisi 1:87 boyunda, 80 santim eninde narin bir yaratıktır. Bu narin yapının içinde ince ve duygulu bir kişilik saklıdır. Sabahattin üç yüz metreden rahatlıkla seçilebilir. Bunun nedeni uzun boyu olduğu kadar bayrak gibi gömleğidir de. Fatih Sultan Mehmet’e çok kırgındır. Arada sırada sitem eder. Çünkü «Zinhar Konya’dan askere adam alınmaya» demiş Fatih. iştahsız olduğu zamanlar ancak 2 ekmek yiyebilir. Değişik yorumu ve biraz aşırı gür sesiyle” T.H.M.’de yeni bir ekol geliştirdi. izzet Altınmeşe’ nin bantlarını evirip çevirip tam bir sene bütün millete dinletti. Bu arkadaşımız sürekli kendisini kamyon yada ağır vasıta zanneder. Koridorlarda elleriyle sinyal işareti venip (Çıt-Çıt-Çıt diye,) herkesi sollayıp geçer. Sürekli herkesin kendisini linç edeceğini sanır. Bu yüzden herkese, kuşku dolu gözlerle bakar. Ama ancak 10-15 kişi ölürse Sabahattin’le baş edebilir. Hakan’la narince şakalaşmaları çok ilginçtir. Ancak ölümü göze olan yanlarına yaklaşabilir. Şaka bir yana biliyoruz ki bu yazılanlara ‘en az bizler kadar Sabahattin’de gülecek. Sabahattin’i sadece bu yönleriyle tanımıyoruz. Onun candan arkadaşlığıyla. vefakarlığıyla tanıyoruz. Sabahattin’e dileğimiz hep o umutlu türküleri söylemesi, türkülerle dolu bir ömür sürmesi ve susmadan bugün olduğu gibi yarınlarda da iman sevgisiyle dolu türküler söylemesi…