Fatma İLHAN – 359

Dünyada hiçbir şeyden çekmedi,hoş görüşünden ve iyi niyetinden çektiği kadar desek yeridir onun için. Otobüste kazara oturacak bir yer buldukları zaman ve yine kazara cam kenarına oturmuşsa Ümran’ı memnun etmek için onunla habire yer değiştirmesinden tutunda Şükran’ın ve Nebahat’ın ders çalışma hevesleri kabardığı zaman öğle teneffüslerini gözünü kırpmadan harcamasına kadar her zaman bu özelliğinin başına getirdiği felaketleri olgunlukla ve sabırla karşılar.

Hukuk dışında bir meslek seçerse çok yanılır, çünkü hukukçu olmak için gelmiştir dünyaya. En büyük merakı tartışmaları izleyip, hiç taraf tutmadan, bir yargıya varmasıdır. Bu yüzden kendimizi hakim karşısında savunuyormuş gibi görüp, kompleks geliştirmeye başladık, sayesinde.

Her insanın sabrının bir ölçüsü vardır. Tanrı onu yeterince denemiş olmalı ki artık fazlasının fazla olacağını düşünüp Ümran’la ikisini hiç olmazsa bu yıl ayırdı ve Fatma bu sınavı da başarıyla bitirmiş oldu.

Fatoş’ cuğum, bu huylarının sana getireceği felaketlerden kurtulmak istiyorsan artık bilinçlendin demektir. Sana, bize rağmen yine de bizli (bizsiz bir yaşam zaten düşünemezsin) günler, mutluluklar.